30 Ocak 2020 Perşembe

Yine Beyoğlu


Hep konuşulur; ”Beyoğlu eski Beyoğlu değil”, “Artık Beyoğlu’na uğramak istemiyorum”, “Çok kalitesizleşti” …vs. Bu olumsuz konuşmalara kısmen katılmakla beraber hala bu semti seviyorum. Çünkü her gittiğimde yeni bir şey keşfediyorum. Tarihi bir binada küçük bir motif, lezzetli pizza yapan bir cafe, yeni açılan bir sanat galerisi..vs.

Geçtiğimiz hafta sonu yakın arkadaşım Gülşah ile Beyoğlu’nda buluştuk. Tünelden başlayarak Beyoğlu’nda simge sayılabilecek her yeri tek tek gezmeye başladık. Bir süre sonra da balık pazarına vardık.
Şu bir gerçek ki balık pazarı da yavaş yavaş değişmeye yüz tutmuş. Balıkçı sayısı bir elin parmaklarını geçemeyecek kadar az. Manavların da çoğu kapanmış. Yalnızca birkaç tanesi ayakta durmaya çalışıyor.
Pazarın içinde ilerledikçe meşhur Petek Turşuları’na ulaştık.
Daha önce buradan alışveriş yapmış ama turşu suyunu hiç denememiştim. Gülşah ile beraber birer bardak turşu suyunu lıkır lıkır mideye indirdik.
Akabinde ise tekrar tünel tarafına dönerek Galata’ya yöneldik. Internette çok fazla olumlu yorum alan Velvet Cafe’de kahve ve tatlı molası verdik.
Cafe, tamamen sahibinin anneannesine ait nostaljik eşyalarla döşenmiş durumda. Girişte bizi sevimli bir berjer ve duvarda asılı olan aile fotoğrafları karşıladı.
Peşinden yine duvarda asılı olan nostaljik gelinliği farkettik. Sadeliği ve asil görüntüsü ile dikkat çekiyordu.
Menü sunuş şekli dahi çok hoşumuza gitti.
Vee bitki çayı ile beraber sipariş ettiğimiz nefis helva…Tek kelime ile bayıldım.
Sohbete iyice doyduktan sonra ise grafitilerin bol bol fotoğraflarını çekerek Beyoğlu’nun kalabalığına karıştık.

17 Ocak 2020 Cuma

Alman Pastası, Sahaflar Çarşısı ve Bol Muhabbet


Geçtiğimiz hafta sonu Gülşah ile (http://gulsahtoptas.blogspot.com) buluştuk. Böylece 2020’de mutlaka ayda bir kez  görüşme kararımızı hemen uygulamış olduk 😊

İlk önce Türk Alman Kitapevi’nde oturup bol bol muhabbet ettik. Bu cafenin ortamını çok seviyorum. Her daim kalabalık olsa da çalışanların güler yüzlülüğü, raflardaki kitaplar kalabalığı unutturuyor.
Akabinde Beyoğlu’nda dolaşmaya başladık. Dilim döndüğünce Gülşah’a Beyoğlu hakkında, oradaki yapılar hakkında bişiler anlatmaya çalıştım.

Sonrasında ise Beyoğlu Sahaflar Çarşısı’na gittik. Uzun süredir sahaf gezmiyordum. Benim için de çok iyi oldu. İkinci el kitap okumayı pek sevmememe rağmen sahaf gezmeye bayılıyorum.
Çarşıda dolaşırken dikkatimi en çok eski fotoğraflar ve Gırgır dergisi çekti. Nedense fotoğraflara bakınca çok hüzünlendim. Bir zamanlar birilerinin özel anlarını ölümsüzleştirdikleri bu fotoğraflar şimdi sepet içinde alıcılarını bekliyordu. Gırgır dergisi ise beni çocukluğuma götürdü. Babam sürekli Gırgır alır, kahkahalarla okurdu.
Satılan kitaplar ise çoğunlukla son 20 yılın kitaplarıydı. Fiyatları da ikinci ele göre pahalıydı. Halihazırda kitapçılarda bulabildiğim kitapları o parayı verip sahaftan almayı tercih etmem açıkçası.

Ardından biraz daha Beyoğlu’nda dolaştıktan sonra vedalaştık. Böylece bol gezmeli, muhabbetli ve keyifli bir günü daha sonlandırmış olduk.

14 Ocak 2020 Salı

Hoş Geldin 2020


Geldi de 15 günü gitti bile. 2020’ye büyük beklentiler içinde girmedim. Öte yandan bir yapılacaklar listesi oluşturmadan da edemedim 😊 Yapılacaklar listemin en başında ise yoga yerini aldı. Geçen sene yogaya başlamaya niyetlenmiş ama fırsat bulup da bir kursa yazılamamıştım. Yoga eğitmeni bir arkadaşımla ne zaman konuşsam “aaa ben de yogaya başlayacam ” diyordum. O da son konuşmamızda “Gamze on yüz bin yıldır başlayacaksın ama bir türlü başlayamadın, farkında mısın” diye mırıldandı. Bunun üzerine daha fazla ertelemenin lüzumu yok diyerek 2020’nin ilk haftası yoga matının üzerinde yerimi aldım.

Çok kolaydı filan diyemeyeceğim, epey zorlandım. Bi de üstüne 1 hafta boyunca sırt, kol, bacak gibi tüm ağrıları çektim. Ancak yine de sevdim bu işi 😊 Umarım istikrarlı bir şekilde devam edebilirim.
Ayrıca yeni yılın ilk günlerinde Goodreads’e üye oldum. Goodreads kitapseverlerin aşina olduğu, içinde binlerce kitapla ilgili yorum bulunan bir site. Bir de her yıl başlattığı bir challenge’ı var. Yıl boyunca okumayı hedeflediğiniz kitap sayısını giriyorsunuz ve hadi bakalım hodri meydan. Kendim için ayda 2 kitap olacak şekilde makul bir rakam belirledim, bakalım hedefi tutturabilecek miyim?
Bunun haricinde instagramda dolaşan bir challange’a daha katıldım. Zaten aşağıdaki listeden 20 kitap okudum mu Goodreads’deki hedefimi neredeyse tamamlamış oluyorum 😊
Böyle işte…Yeni yıl kitaplarla ve sporla başladı. İnşallah sağlıkla, mutlulukla geçen bir yıl olur.