Neyse gel zaman git zaman oyun günü geldi çattı. Sabahın
erken saatlerinde dışarı çıkmak için hazırlanıyordum. O esnada telefonuma bir
mesaj geldi. Başka bir arkadaşım “eğer vaktin varsa öğleden sonra kahve içelim”
diyordu. Ben de saat 16:00’da tiyatroya gideceğimi isterse o saate kadar
görüşebileceğimizi söyledim. Mesaj yazan arkadaşım, tiyatroya gideceğim
arkadaşımla ortak arkadaşımızdı ve böylece hep beraber Nişantaşı’nda buluştuk.
Cookshop’ta öğle yemeğimizi afiyetle yedik ve bol bol sohbet ettik.
Oyunun başlamasına 15 dakika kala da acele bi şekilde ayrılarak koştura koştura tiyatroya gittik. Yerimizi almamızın akabinde oyun başladı. Bir süre oyunu keyifle seyrettikten sonra perde kapandı. Ara verildiğini düşünerek yerimizden kalkacaktık ki oyuncuların selam için çıktığını farkettik. İkimiz de şaşırmıştık, oyun 2 perdeydi ve neden kısa sürmüştü acaba. Neyse alkışladık filan derken oyundan çıktık. Ancak benim aklım hala oyundaydı. Niye bu oyun bu kadar kısa sürdü diye internetten araştırmaya başladım. O esnada oyunun başında gerçekleşen bir olayın anlatımına denk geldim ve bir anda arkadaşıma dönerek “E biz bu sahneyi görmedik ki” demem, bileti kontrol etmem ve akabinde kısa süreli bir şok geçirmem 3-4 saniye sürdü. Evet, oyunun saatini şaşırmış ve izlemeye 2.perdeden başlamıştık. İşin tuhaf yanı ikimiz de oyunun yarısında girdiğimizi farketmemiş ve konuya hiç yabancılık çekmemiştik 😊) Kendi kendimize gülerken arkadaşım şöyle dedi: “Gamze sen bana saati ve tarihi mesaj atmıştın. Orada aslında 15:00 yazıyordu ama bugün yemekte sen 16:00’a göre hareket ettiğin için ses çıkarmadım, çünkü bu işlerde sen çok dikkatli ve planlısın”. Artık planlı, programlı yönüm arkadaşıma nasıl güven verdiyse hiç hatırlatma gereği bile duymamış. Fakat neymiş? Planlı ve dikkatli insanlar da yanılabilirmiş.
Oyunun başlamasına 15 dakika kala da acele bi şekilde ayrılarak koştura koştura tiyatroya gittik. Yerimizi almamızın akabinde oyun başladı. Bir süre oyunu keyifle seyrettikten sonra perde kapandı. Ara verildiğini düşünerek yerimizden kalkacaktık ki oyuncuların selam için çıktığını farkettik. İkimiz de şaşırmıştık, oyun 2 perdeydi ve neden kısa sürmüştü acaba. Neyse alkışladık filan derken oyundan çıktık. Ancak benim aklım hala oyundaydı. Niye bu oyun bu kadar kısa sürdü diye internetten araştırmaya başladım. O esnada oyunun başında gerçekleşen bir olayın anlatımına denk geldim ve bir anda arkadaşıma dönerek “E biz bu sahneyi görmedik ki” demem, bileti kontrol etmem ve akabinde kısa süreli bir şok geçirmem 3-4 saniye sürdü. Evet, oyunun saatini şaşırmış ve izlemeye 2.perdeden başlamıştık. İşin tuhaf yanı ikimiz de oyunun yarısında girdiğimizi farketmemiş ve konuya hiç yabancılık çekmemiştik 😊) Kendi kendimize gülerken arkadaşım şöyle dedi: “Gamze sen bana saati ve tarihi mesaj atmıştın. Orada aslında 15:00 yazıyordu ama bugün yemekte sen 16:00’a göre hareket ettiğin için ses çıkarmadım, çünkü bu işlerde sen çok dikkatli ve planlısın”. Artık planlı, programlı yönüm arkadaşıma nasıl güven verdiyse hiç hatırlatma gereği bile duymamış. Fakat neymiş? Planlı ve dikkatli insanlar da yanılabilirmiş.
Anılar, gülümseyerek hatırlanması her şeye bedel.
YanıtlaSilOyunun yarısı gitmiş ama yine de gülümsetti :)
YanıtlaSilBiz de çok güldük ağlanacak halimize :)
Silha haa çok tatliş bir anı bu yaaaa :)
YanıtlaSilYa evett, hala gülüyoruz arkadaşımla:)
SilGüldüm ama yine de keyifli geçmiş gününüz :))
YanıtlaSilBazen iddialı olduğumuz konularda ters köşe olabiliyoruz :) 1. perdenin gitmesine çok üzüldüm ama...
YanıtlaSilÖyle Şebo :) O anda ben de çok üzüldüm ama şimdi gülerek hatırladığımız bir hadise olarak anılarımızda yerini aldık.
Sil