26 Ağustos 2025 Salı

Memleket Havası

Baba tarafından memleketim Edirne kendimi huzurlu ve mutlu hissettiğim şehirlerden biri. Meriç’in dinginliği, çarşının neşesi, ciğer tavası, mahallelerindeki huzur bana iyi geliyor. Ağustos ayı başında ailece günübirlik memleket havası almaya Edirne’ye gittik.

İlk durağımız her gidişte kahvaltı adresimiz olan Meriç kıyısındaki Lalezar oluyor.

Nehir kıyısındaki masada yerimizi aldıktan sonra kahvaltıya başlıyoruz. Kahvaltıda en sevdiğim şeylerden biri sanırım lokma. Ama bu lokma bildiğiniz ballı lokma tatlısı değil, hamur kızartması. Bizim Trakya’da hamur kızartmasına pişi denmez, lokma denir😊 Ayrıca lokma sadece kahvaltıda yapılan bir yiyecek değildir aynı zamanda kandillerde de lokma yapılır. Rahmetli babaanneciğim her kandilde yarısı peynirli yarısı sade lokma yapardı.

Kahvaltımızı yaptıktan sonra Karaağaç’a doğru yol alıyoruz. Karaağaç eski ana tren garına ev sahipliği yapan bir ilçe. Şimdilerde gar kapalı olduğu için sadece sembolik bir tren bulunuyor.
Gara girerken bizi ilk karşılayan Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin hoş binası oluyor.

Sembolik tren…

Gar içinde bir de müze yer alıyor. Önceki yıllarda gidişimizde bu müze yoktu.

Müzede çeşitli canlıları görüp bilgi edinmek mümkün…

Kelebeklerin çeşitliliği…

Bir pelikan…

Müzeden çıktıktan sonra Lozan Anıtı’nı fotoğraflıyoruz. Karaağaç’ta yer alan bu anıt Lozan anlaşmasının anısına yapılmış.

Artık Karaağaç sokaklarındayız. Üniversite bölgesi olması dolayısıyla burada birçok lokal cafe yer alıyor.

Cafelerden birine girip türk kahvemizi yudumlayarak bir sonraki adımımızın planını yapıyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder