Ne zamandır
o kadar çok düşünüyorum ki beynimi düşünmekten yitirecem gibi geliyor. Hani
bazı zamanlar olur ya boşa koyarsınız dolmaz doluya koyarsınız almaz. İşte tam
da böyle bir zamandan geçiyorum. Biraz
kafamı dağıtmak ve düşüncelerden uzaklaşmak için hafta sonu yine Sultanahmet
tarafına gittim. Hem biraz gezerim hem de fotoğraf çekerim diye düşündüm.
İlk durağım
Topkapı Sarayı oldu. Daha önce defalarca kez Topkapı Sarayı’nı ziyaret etmiştim
o yüzden mekan oldukça tanıdıktı :) Topkapı sarayı hakkında o kadar fazla
anlatılacak şey var ki burada yazmaya başlasam 10 gün sürer yazılar.
Hatırlıyorum da eski iş yerimde arkadaşlarıma Sultanahmet gezisi düzenlemiştim
ve sarayı tam 4 saatte gezmiştik. Şimdi o kadar çok ayrıntıya girmeden
yüzeysel olarak biraz paylaşım yapmak istiyorum.
Müzekartla
gezilebiliyor. Yalnız harem bölümünde müze kart geçerli değil.
Bab-ü
Hümayun Kapısı (Sarayın ana giriş kapısı)
Saray 4
büyük avludan oluşuyor. İlk avlu Alay Meydanı ya da diğer adı ile Halk Meydanı.
Buraya Alay Meydanı denmesinin nedeni vakti zamanında çeşitli törenlerin
yapılmasıymış. Savaşa giderken yeniçeri alayı, saray dışında bir şehzade
doğduysa Şehzade Alayı ya da Valide Sultan seyahatten dönüyorsa Valide Sultan
alayı düzenlenirmiş. Halk meydanı denmesinin nedeni ise bu alan halkın sarayda
girebildiği tek yermiş. Burada - günümüze ulaşmayan bir kulede- istek ve
şikayetler bildirilirmiş.
Aya İrini
Kilisesi...Çok ama çok eski bir Bizans Kilisesi(MS 324) İlginç de bir öyküsü
var.
“Asıl adı
Penelope olan Azize İrene hristiyanlığa inanmaktadır. Ve halka da hristiyanlığı
yaymaya çalışmaktadır. Bu esnada dine inanmayan ve onu desteklemeyen zıt görüş
arasında bir mücadele başlar. Penelope,
önce yılanlarla dolu bir kuyuya atılır, sonra taşlanır en sonunda da atın
terkisinde yollarda sürüklenir. Fakat tüm bu işkencelerden sağ kurtulmayı
başarır. Bu kadar işkenceden sağ kurtulması halkın yavaş yavaş hristiyanlığa
geçmesine neden olur. Bunun üzerine Bizans Kralı Konstantin ona Azize Irene
diye hitap etmeye başlar ve adına bu kiliseyi yaptırır”
Kilise
Osmanlı döneminde silah deposu olarak kullanılmış. Akustiği çok güzel olduğu
için günümüzde de konser organizasyonlarında mekan olarak kullanılıyor. Ben
yıllar evvel burada bir flemenko konseri seyretmiştim.
Topkapı
Sarayı, eski Bizans sarayının üzerine kurulmuş bir yapı.Dolayısıyla bahçede o
döneme ait kalıntıları görmek de mümkün.
1.avluda
ayrıca Darphane-i Amire (Osmanlı’da paranın basıldığı yer), Cellad Çeşmesi ve
Su Terazisi de bulunmakta.