25 Şubat 2019 Pazartesi

Bursa’nın Ufak Tefek Taşları


Artık yavaş yavaş dönmeye hazırlandığımız saatlerde Bursa’nın bazı önemli noktalarına uğradık. Bunlardan ilki Koza Han oldu. Koza Han, Bursa’da en sevdiğim yerlerden biri. Hava çok soğuk olduğu için bahçesinde simit keyfi yapamadık ama ipek şallar satan dükkanlarını tek tek dolaştık.
Hemen ardından ise Ulu Cami’ye geçtik. Ulu Cami, yapıldığı döneme göre ihtişamlı, güzel bir cami ama tabi ki bir Süleymaniye değil.
Bursa’ya kadar gelip iskender yemeden dönmek olmazdı değil mi?
Ve son olarak da şehrin en eski pastanalerinden biri olan Ulus pastanesine uğradık.
Ulus pastanesinin klasiği marşal pastaymış. Gitmeden evvel marşal pastanın ne olduğuna ilişkin bir fikrim yoktu. İlk defa denemiş oldum. Bir çeşit bisküvili pasta diyebiliriz.
Veee dönüş yolu… Artık yedi tepeli şehrime dönme vakti. Dilimde ise Bursa’nın ufak tefek taşları türküsü….

21 Şubat 2019 Perşembe

Bursa ve Anılar


Sabah uyandığımda kaldığımız otelin balkonuna çıkıyorum. Hava puslu ve dışarda ayaz var. Her yer beton yığını…Ama ben kendimi garip bi şekilde mutlu hissediyorum. 10 sene evvel Bursa’ya geldiğimde de yine aynı şekilde hissetmiştim, sonra Kapadokya’ya gittiğimde de. Tamam seyahati seviyorum ve bir çok tatilden mutlu dönüyorum. Ancak Bursa’da, Kapadokya’da hissettiğim bu his farklı. Bir süre sonra neden böyle hissetiğimi buluyorum. Dışardaki is kokusu beni mutlu ediyor. Evet evet bildiğimiz kömür isi kokusu. Çünkü o koku beni çocukluğumun kirli havası olan İstanbul’una götürüyor. Bana çocukluğumu, soğuk İstanbul günlerini, babaanemi,dedemi ve diğer mutlu anılarımı hatırlatıyor. Ne garip di mi bu koku hafızası? Kötü bi is kokusu bile insanı mutlu edebiliyormuş.

Dönelim Bursa’ya…O gün ilk önceTophane’ye gidiyoruz.
Osmangazi ve Orhangazi türbelerini gördükten sonra yukardan şöyle bir Bursa’ya bakıyoruz.Maalesef Bursa artık yeşil Bursa değil.
Tophane’nin en güzel eseri Saat Kulesi…
Akabinde geleneksel Bursa evlerini fotoğraflıyoruz. Oldum olası sevmişimdir bu tip evleri.
Sonrasında ise bir Bursa klasiği olan kestane şekeri alışverişimiz yapıyoruz. Artık İstanbul’da bir çok noktada kestane şekeri satılıyor ancak Bursa’ya kadar gelmişken almadan dönmek olmazdı.
Bursa bitmedi. Birkaç önemli noktasını daha görecez ve sonra dönüş…

19 Şubat 2019 Salı

Biraz Bursa, Biraz Uludağ


Cumalıkızık sonrası Bursa’nın içine doğru yol aldık ve Irgandı Köprüsü’nde ilk molamızı verdik. Irgandı Köprüsü, 500 sene önce inşa edilmiş çarşılı bir köprü. Floransa’daki köprü ile bir çok benzerlikler gösteriyor. Ancak bu tarihi köprü maalesef pek tanınmıyor. Yol tarifi için danıştığımız bir çok Bursalı dahi bilmiyordu. Oysa çok güzel bir görüntüsü vardı.
Köprünün içinde de el sanatı ürünlerin satışı yapılıyor.
Köprü sonrası durağımız Yeşil cami ve Yeşil türbe oldu. Sultan Çelebi Mehmet zamanında yaptırılan ve Yeşil Külliye’nin en önemli eserleri olan cami ve türbe sade ama bir o kadar da hoştu.
Veee sıra geldi Uludağ’a…Beni tanıyanlar bilir kışı çok severim, kar yağdığı ve etraf beyaza boyandığı zaman çok mutlu olurum. Ancak bu sene istanbul’a hiç kar düşmedi. Dolayısıyla kar özlemimi kısa da olsa Uludağ’da gidermiş oldum. Teleferikle 3-5 saatliğine Uludağ’a çıktık ve beyaz örtü ile buluşup bol bol hasret giderdik.

Son olarak da bir Uludağ klasiği olan sucuk ekmeği midemize indirerek günü noktaladık.

14 Şubat 2019 Perşembe

Bir Hafta Sonu Kaçamağı


Geçtiğimiz hafta sonu ailece Bursa kaçamağı yaptık. Sabahın erken saatlerinde çıktığımız yolda ilk durağımız Cumalıkızık oldu. Yaklaşık 10 sene evvel Cumalıkızık’a gitmiş ve çok beğenmiştim. Kısmette yıllar sonra bir kez daha ziyaret etmek varmış.
Benim gittiğim yıllarda orada kahvaltı yapmak çok popüler değildi. Şimdi ise adım başı bir kahvaltı yeri açılmış. Köy sakinleri evlerini kahvaltı servis edebilecek hale çevirmişler. Gitmeden evvel bunu öğrendiğim için internetten rastgele seçtiğim bir yere rezervasyon yaptırmıştım. Azime Abla’nın yeri…

Bizi kapıda bizzat Azime Abla’nın kendisi güleryüzü ile karşıladı. Sonrasında da nefis bir masa donattı.
Biz kahvaltıya başlamışken ekmeklerimiz de sobanın üzerinde çıtır çıtır kızarıyordu. Soba üzerinde ekmek kızartmak şu an ne kadar lüks bişi değil mi?
Kahvaltımızı yaptıktan sonra köyün içinde biraz gezdik.
Cin aralığı isimli meşhur sokaktan da geçmeyi ihmal etmedik.
Daha sonra ise müze haline getirilmiş Küpeli Konak’a uğradık.
Ve son durağımız da meydanda kurulmuş olan köy pazarıydı.
Böylece biraz pazarda gezinip, poşetlerimizi kestane ile doldurarak Bursa’nın içine doğru yol aldık.

12 Şubat 2019 Salı

Bir Mim


http://oytunlahayat.blogspot.com/ blogunun sahibi sevgili Şebnem beni mimlemiş ve bazı sorular sormuş. Bakalım ben nasıl cevap vermişim.

1)2018 senin için nasıl geçti?
Çok ama çok yoğun bir seneydi. İnanılmaz bir tempoda çalıştım. Güzel tatiller yaptım, arkadaşlarımla bol bol sosyal aktiviteler içinde yer aldım. Öte yandan tabi ki sıkıntılar ve hayal kırıkları da yaşadım. İnsanların her zaman göründüğü gibi olmayacağının farkına vardım. Evet, bunun farkına tam 38 yaşında vardım. Algılarım epey açıkmış J

2)Bu yıl yapmak istediğin fakat yapamadığın bir şey var mı?
Bunu çok düşündüm ama yok..

3)2018’i bir tatlıya benzetsen neye benzetirsin?
Aşure J Her şeyden var içinde ve orta şekerli bir tatlı işte.

4)Bu yıl en sevdiğin olay nedir?
Öyle çok sevindiğim bir olay hatırlamıyorum. Yavan geçmiş be 2018…

5)Bu yıl en çok hangi filmi, diziyi,müziği ve kitabı beğendin?
Hiç dizi seyretmedim. Tv seyretmeyeli sanınırım 6 sene oldu. Kitap olarak ise Nil Karaibrahimgil’in Nil’e Hayat Dersleri isimli kitabı favorimdi. Müzik konusuna gelince yılın son günlerinde sürekli 80’li yılların şarkılarını dinledim ve çok da keyif aldım.

Mimi isteyen herkes yapabilir.

7 Şubat 2019 Perşembe

Doğum Günü Vol 9999999


Bu sene kaç kez mum üfleyip, pasta kestim ben de unuttum.1 haftadır epey şımartılmış durumdayım.

Doğum günü arifesinde iş arkadaşlarımın bir bölümü ile beraber yemek yedik ve pasta kestik. Doğum günümü ise ailemle geçirdim. Beraber en sevdiğim kebapçılardan birine, Hamdi’ye gittik. Eminönü’nün tatlı telaşla karışık kargaşasını yukardan seyrederek yeni yaşıma girdim.
Favorim fıstıklı kebap…
Künefe sanırım en sevdiğim 3 tatlı arasına girer.
Ve ilk kutlama…
Sonrasında arkadaşlarımla başka kutlamalarımız da oldu.
Taze çiçekler, uzaklardan gelen hediyelerle bol bol şımartıldım.
Böylece bir yaşı daha devirmiş oldum.  

2 Şubat 2019 Cumartesi

Mutlu Yaşlar Bana


Bugün benim doğum günüm J 39 yaşıma girdim. Amaan doğum günü de artık sıradan bir gün, belli bir yaştan sonra önemini yitiriyor diyenlerden değilim maalesef. Sonuna kadar keyfini çıkarmayı sevenlerden ve her türlü şımartılmaya açık olanlardanım.

İlk defa yeni bir yaşa daha bilinçli ve daha ne istediğini bilen biri olarak girdiğimi düşünüyorum.  Umarım her şeyin güzel geliştiği, bana çok şey katan, beni geliştiren bir yaş olur.

O zaman güle güle 38, hoş geldin 39.

1 Şubat 2019 Cuma

Mathilda


Her şey bir arkadaşımın instagramdan gönderdiği ileti ile başladı. Çeşit çeşit profiteroller içeren gönderi oldukça iştah açıcıydı. Akaretler’de Mathilda isimli bir cafe açılmıştı ve envai çeşit profiterol yapıyordu. En kısa zamanda oraya gitmeyi aklıma koymuştum.

Oraya gidişim hafta sonu Gülşah ile buluştuğumuz güne denk geldi. Pazarda dolaştıktan sonra Akaretler’e doğru yürüdük ve bu şirin cafeye adımımızı attık.
Oldukça güler yüzlü personellerin çalıştığı cafenin ambiyansının da çok hoş olduğunu söyleyebilirim.
Sabah kahvaltısını çok sağlam yaptığımız için maalesef midemizde profiterole yer kalmamıştı. O yüzden pataşu tercih ettik. Lotus kremalı pataşuya bayıldım.
Limonlu, kahveli, fıstıklı gibi başka çeşitler de bulunuyor.
Böylece Gülşah ile bol bol sohbet edip, çeşitli konularda fikir alışverişi yaparak günü sonlandırdık.