Mevlevilik
üzerine çok fazla araştırmam ve çalışmam yok. Öte yandan uzun süredir bir sema
gösterisi seyretmek ve Galata Mevlevihanesi Müzesi’ni gezmek istiyordum.
Gösteri seyretmeyi henüz gerçekleştiremedim ama müzeyi gezdim. Geçen yazıda
bahsettiğim Rovouna 1906’da kahvemi içtikten sonra tünele doğru ilerleyerek
mevlevihaneye ulaştım. Kuledibine inen yolun hemen başında yer alan
mevlevihanenin küçük, gösterişten uzak bir girişi var.
O küçük
girişten girdikten sonra asıl benim şaşırtan kocaman ve huzurlu avlusu oldu.
Avlu tamamen Beyoğlu’nun karmaşasından uzak durumda. Bir banka oturup simit
yiyerek ve sessizliği dinleyerek burada epey zaman geçirilebilir.
Avluda Adil
Sultan Şadırvanı ve şadırvana ait bir kitabe bulunuyor.
Müzeye
girişte müze kartı geçiyor. Flashsız fotoğraf çekmek de serbest. Müzede
mevleviliğe dair bir çok eser sergileniyor. İşte bazıları;
Tarikatlara
göre taclar...
Mevlevi
kıyafeti örneği...
Ritm
aletleri...
Bir oda...
Veee sema
gösterilerinin yapıldığı alan...
Bahçede bir
de kabristen bulunuyor. Mevlevi tabirine göre buraya Hamuşan denirmiş. Sessizler,
susmuş olanlar manasına gelirmiş...
Bu mekanı ziyaret etmek de bir türlü nasip olmadı. Uzun bir süre tadilattaydı sanırım.
YanıtlaSilUmarım vakit bulup uğrarsın Beyzacım.
SilSayenizde İstanbul'u öğreniyoruz, yazılarınızı biraz da utanarak okuyorum. Buraları hep gezmiş olmamız gerekirdi . Bir de müzenin çok boş olması dikkatimi çekti. Mevsimden dolayı mı acaba?
YanıtlaSilPek mevsimden ötürü olduğunu sanmıyorum İlhan Bey.Biliyosunuz biz de müze ziyareti için ilgi az oluyor :(
SilUmarım bir gün gidip gezmek nasip olur :))
YanıtlaSilSayende bizde gezmiş oluyoruz , ne güzel canım . bu arada seni mimledim :)
YanıtlaSilTamam canım, bakıyorum mime...
SilBiz de gidelim, teşekkürler paylaşım için...
YanıtlaSilŞimdiden keyifli gezmeler...
Silseviyorum senin bu gezi postlarını, sade ve kararında fotoğraflarla anlatımını..
YanıtlaSilöperim..
Çok teşekkür ederimi ben de sizi öpüyoru...
Silşahane:))
YanıtlaSiloradaki gösteri tatmin edici değil,tecrübe ettim:) bişey kaçırmadın yani:)
sevgiler
Evet evet blogunuzdaki yazıyı hatırlıyorum o yüzden gitmedim gösteriye...
Silyaaa çok güzel şeyler yazıyon sen. bunun önünden çok sık geçiyorum ve içine giriyorum ama bahçede oturuyorum dinleniyorum filan. bak içine girmedim sema gösterisi olduğunu da bilmiyordum. ilgimi çekiyordu bak tamam iyi oldu bunu öğrendiğim. ayrıca geçen ahmet ümitin beyoğlu rapsodisi romanını okurkan de karşılaşmıştımdı :)
YanıtlaSilÇok teşekkürler.Şu an a kadar hiç Ahmet Ümit kitabı okumadım ama başlayacam bir yerden sanırım.
Silşaşırtıcı gelebilir size ama gel ne olursan ol yine gel sözü Mevlana'ya ait değilidir. Ama onun anlayışına uyduğu için halk tarafından bu söz Ona yakıştırılmıştır.
YanıtlaSilÖyle mi?Bilmiyordum şimdi araştırdım evet kimi kaynaklarda onun sözü kimi kaynaklarda da başka bir ismin sözü olarak geçiyor.
Sil