Bloglarda şu an popüler olan bir yazı
var; o da neleri severiz. Herkes neleri sevdiğini maddeliyor. Geçenlerde neleri
sevdiğimi düşününce bir çok şeyi sevdiğimi farkettim ve bu durumdan da memnun
oldum. Hiçbir şeyi beğenmeyen, burun kıvıran, memnuniyetsiz bir kadın
değilmişim J Bakalım neleri seviyorum.
Öncelikle annemi ve babamı çokkkkk
severim. Onların çocuğu olduğum için çok şanslı hissediyorum. Yeniden bu
dünyaya gelsem yine onların çocuğu olmak isterim.
Arkadaşlarımı severim. Yaseminellamı,
Gülşahımı ayrı ayrı severim. Yaşasın kız arkadaşlar…
İşimi severim. Her ne kadar stresi
bol olsa o işi tamamlama hissi bana keyif veriyor.
Merhamatli, yardımsever, eften püften
sebeplerle kalp kırmayan insanları severim. Daha da önemlisi kalp kırdığını
farkettiği anda bunu hemen telafi eden insanları severim. Hepimiz insanız ve
zaman zaman kırıcı olabiliyoruz. Karşımızdakinin üzüldüğünü anladığımız anda
hadi gel bi kahve içelim, keyfimiz yerine gelsin demek zor olmamalı diye
düşünüyorum.
Kalabalığına, gürültüsüne ve tüm karışıklığına rağmen İstanbul'u severim. Güzeldir benim içinden deniz geçen şehrim...
Seyahat etmeye bayılırım J Yeni yerler görmek bana enerji verir.
Yeni lezzetler denemeyi severim.
En çok da makarnayı severim. Hani
deseler yalnızca bir yiyecek seçme hakkın var sanırım o makarna olur J
Sabah kahvatısını, kızarmış ekmek
kokusunu, kahvaltıya eşlik eden sohbeti severim.
Alışverişi severim ama abartmam. Ben
bunu neden aldım ki dediğim kıyafetim pek olmaz.
Güneşi, yağmuru, karı hepsini
severim. Güneşli havada şemsiye gölgesinde soğuk içeceğim ve kitabımla
dinlenmeyi, yağmurlu havada cam önünde sıcak bişiler içip şıkır şıkır yağmur
sesi ile mutlu olmayı, karlı havada da dışarda yürüyüş yapmayı severim.
Yazın deniz kenarında bir masada
güneşle vedalaşmayı severim. Sonrasında yakomaz da varsa ne ala J
Kışın içilen sıcacık çorbaları,
salebi, kestaneyi, battaniye altına girip film seyretmeyi severim.
Çok şık bir restoranda yemek yemeyi
de, pazardan alışveriş yapmayı da severim.
Okumayı ve sürekli yeni şeyler
öğrenmeyi severim.
Geleneklerin devam ettirilmesi hoşuma
gider. Kandilde helva kavururum, bayramda eve çikolata şeker alırım..vs.
Düzeni, disiplini severim. Planlı,
programlı yaşamayı tercih ederim. Bazıları için sıkıcı olan bu durum bana
kendimi iyi hissettirir.
Buraya yazamadığım daha bir çok şeyi
severim. Bu arada tabi ki Polyanna değilim, sevmediğim şeyler de var. Belki bir gün
onları da yazarım J
oyyy ne güzel konuymuş
YanıtlaSilben de yazayım bundan ya
Hadi yaz okuyalım.Gerçi bir kısmını sanırım biliyorum :)
SilNe güzel sevdiklerin, okumak iyi geliyor böyle postları :)
YanıtlaSilDi mi ben de başka bir blogda görünce hoşuma gitmişti...
SilSevdiklerimiz aslında bizi biz yapan şeyler. Sevmediklerimiz ile birlikte tabii.
YanıtlaSilTüm senin saydıklarının yanında ben bir de "Gamze Esra" yı severim :))
Çok cici bir yazı olmuş. Yazasım geldi benim de.
Çooook teşekkür ederim. Hadi bekliyoruz yazını Tülin abla...
SilNeleri sevmezsiniz merak ettim.
YanıtlaSilBaşka bir yazıda bahsedeyim en kısa zamanda:)
SilSevdiklerini sevdim :)
YanıtlaSilBende seni çok ama çok severim ki canımmmmmm. :)
YanıtlaSilCanımmmmmm...
Silİnsana pozitif enerji yükleyen bir yazı ♥
YanıtlaSilÇok teşekkürler, senin yazıların kadar pozitif enerjili değil ama Şebo :) Senin yazılarını hep yüzümde gülümse ile okuyorum.
SilPlanları severim :)
YanıtlaSilspontane de güzel :)
Ben de bekliyorum bloga, sevgiler :)
Evet aslında her ikisi de güzel :)
Silayy benceee seyahat ve yemek yeterliiiiii :) geçen vardı ya, sarah jio, bir arkadaşımız söledii, önce yağmur sonrası olarak basılmış arkadya dan, daha sonra yayınevi sözleşmesi bitinceee, pena yayınları, sahildeki kulübe adıyla basmış, orcinal adı da zaten the bungalow imiş, çevirmenleri de farklıymış :)
YanıtlaSilEvet evet öyleymiş.Ben de internetten öğrendim :)
SilBende seni çok severim... tek tek okuyorum blogunu ve şu an çok mutluyum
YanıtlaSilCanımmm, hep mutlu ol :) Ben de seni çok severim ki...
Sil