Kapalıçarşı
rengarenk dükkanlarla dolu bir labirent. Her köşe başında ya da her sokağında
yeni bir şey keşfedilebiliyor. Bazı dükkanlar ise çoktan keşfedilmiş ve meşhur
olmuş. İşte o dükkanlardan biri de Abdulla.
Abdulla,
hamam malzemeleri satan bir dükkan. Burada kaliteli havlular, peştameller
bulmak mümkün.
Nostaljik
hamam tasları...
Bu
zeytinyağlı sabunlar Asos’tan geliyormuş.
Abdulla’dan
çıktıktan sonra Kapalıçarşı’nın dar sokaklarında dolaşarak bir kaç fotoğraf
daha çektim.
Ardından
dönüş için Eminönü’ne doğru yokuş aşağı yürüyüş başladı. Tam semtten
ayrılacakken daha evvel methini duyduğum ancak hiç gitmediğim butik kahveci Coffe
Topia’ya uğradım.
Fresh Coffee is Good (Taze kahve iyidir) sloganı ile kahvemi içerken dinlenmiş de oldum. (Kahveyi de pek güzel süslemişlerdi J)
Fresh Coffee is Good (Taze kahve iyidir) sloganı ile kahvemi içerken dinlenmiş de oldum. (Kahveyi de pek güzel süslemişlerdi J)
Böylece bir
Tophane-Eminönü günü de sonlanmış oldu.
Sabunlar çok tatlı görünüyor... Kahveli bitiriş harika olmuş :) Çok güzel bir gezi yazısı...
YanıtlaSilBen teşekkür ederim ziyaretiniz ve güzel sözleriniz için :)
Silİstanbul'a gittiğim de Eminönü beni en çok çeken mekanlardan olmuştu. Tekrar gittim sanki şimdi. Sevgiler.
YanıtlaSilBen teşekkür ederim.Tarihi yarımada her zaman çekiciliğini koruyor :)
SilGitmekten keyif aldığım yerlerden biri uzun zamandır gitmiyorum görünce özlediğimi farkettim :)
YanıtlaSilAynen benim de sevdiğim semtlerin başında geliyor:)
Sil